Haberler-Türkiye

KİM BU BUDİSTLER...
Arakan'da Müslümanları katleden Budist Myanmar hükümetine silahlar Türkiye'den gitmiş Bunu biz değil Myanmar'ın Endonezya Büyükelçisi söylüyor.
Budist Myanmar hükümetinin desteğiyle 2011 yılından itibaren şiddetini artırarak Arakanlı Müslümanlara kan kusturan Budist çeteler, tüm dünyanın gözü önünde Müslümanları her türlü zillete mahkum ederken, korkunç bir gerçek ortaya çıktı. Myanmar’ın başkenti Rangoon’da 14 Eylül 2014 günü yayınlanan R. Republica gazetesinde yer alan bir haber adeta insanın kanını donduruyor. Haberde Myanmar’ın Endonezya Büyükelçisi Ito Sumardi ülkesinin Türkiye ve Güney Kore’den silah alımı yaptıklarını açıklıyor. 2013 yılı Budistlerin Arakan’da toplu katliam yaptığı yıl olarak biliniyor.
Budistlere Uygulanan Silah Ambargosu Delindi
AB uzunca bir süreden beri Myanmar yönetimine askeri ambargo uyguluyor. AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton, düzenlediği basın toplantısında, bu durumu, “Bugün Myanmar’la ilişkilerimizde ekonomik ve siyasi yaptırımları sonlandırarak uzun bir faslı kapattık. Geriye sadece silah ambargosu kaldı” sözleriyle deklare etmişti. Öte yandan, Budist yönetim ambargoyu delmek için farklı yollar deniyor. AB’nin silah ambargosu uyguladığı Budist yönetime Türkiye ve Güney Kore’nin silah satışı büyük resme bakınca daha iyi anlaşılıyor.
Endonezya’dan Alımlar Devam Ediyor
Hükümetin Endonezya ile silah alımı konusunda anlaşmaya vardığı ancak silahların 2016 yılında teslim edileceği kaydediliyor. 2016 yılında olmasının sebebi ise Türkiye ve Güney Kore’den alınan silahların varlığı. Ito, şimdilik Endonezya’dan kurşun geçirmez yelek, kask, göz yaşartıcı gaz, kalkan alacaklarını söylüyor.
Cevap Bekleyen Sorular
Türkiye’de hangi kurum ve kuruluşların Myanmar yönetimine silah satışı yaptığı sorusu cevabını arıyor. Kim ya da kimler bu satışa aracı oldu?
Budistler Müslümanları doğrarken bu silahların kimlere karşı kullanılacağını hesaba katmadan, para hırsı ile Müslüman kardeşinin, ırz ve namusuna tasallut eden Budistlere, yapılan silah satışına niçin göz yumuldu?
Haberde adı geçen Pındad Ltd.Co. şirketinin Türkiye ile bağlantısı ne?
Müslümanları katleden Myanmar Devleti’ne 2013 yılında Endonezya firması Lucas PINDAD Aerospace Ltd.Co şirketi aracılığı ile silah satılmış mıdır?
Satılmışsa tutarı ne kadardır? Türkiye’de milyonlar Arakanlı kardeşleri için sokaklara çıkarken, miting ve gösterilerle zulmü telin ederken, bütün bu ağıtlara kulak tıkayarak Budistlere silah satan, o ‘Budistler’ kim…
Müslüman Ülkelerin Aymazlığı
Müslüman halklar Arakanlı kardeşleri için kâh dua edip kâh ekonomik yardımda bulunup, dertlerine derman olmaya çalışırken, Müslüman ülkelerin yöneticileri, ne yazık ki katillere açıkça lojistik destek sağlıyor. Halklar ve yönetimler arasıdaki bu uçurum en çok İsrail ile devam eden ilişkilerde göze çarpıyor. Filistin’de yıllardır katliam yapan İsrail ile ticari ve ekonomik ilişkilerini sürdüren Müslüman ülkelerin bu ikircikli tutumu, direnen Müslüman halkların kolunu kanadını kırıyor. Türkiye ve Endonezya’dan Myanmar’a silah satışı bu vahametin en iyi örneği.
Müslümanların Gönderdiği Yardımlar Budistlere Dağıtılmıştı
Myanmar’da yaşayan Arakanlı Müslümanlara Budist katillerin yaptığı zulüm ayyuka çıkarken, tüm dünyadaki Müslümanların Arakanlılara gönderdiği yardımların Budistlere gittiği ortaya çıkmıştı. Türk Kızılay’ı Genel Başkanı Ahmet Lütfi Akar döneminde toplanan yardımların Kızılhaç ve Myanmar hükümetine teslim edildiğini açıklamıştı. Akar, Myanmar hükümet otoritesini ve oradaki Kızılhaç’ın partnerliğini kabul etmek zorunda olduklarının altını çizmişti. Müslümanların Arakan için gönderdiği zekatlar ve diğer yardımlar aynı zamanda Budistlere de dağıtılacağı alenen belirtilmişti.
Budist Mynamar hükümetinin desteğiyle 2011 yılından itibaren şiddetini artırarak Arakanlı Müslümanlara kan kusturan Budist çeteler, tüm dünyanın gözü önünde Müslümanları her türlü zillete mahkum ederken, korkunç bir gerçek ortaya çıktı. Myanmar’ın başkenti Rangoon’da 14 Eylül 2014 günü yayınlanan R. Republica gazetesinde yer alan bilgiler adeta insanın kanını donduruyor. Haberde Myanmar’ın Endonezya Büyükelçisi Ito Sumardi ülkesinin 2013 yılında Türkiye ve Güney Kore’den silah alımı yaptıklarını açıklıyor. 2013 yılı Budistlerin Arakan’da toplu katliam yaptığı yıl olarak biliniyor.
Myanmar’ın başkenti Rangoon’da 14 Eylül 2014 günü yayınlanan R.Republica gazetesi’nde yer alan bilgiler adeta insanın kanını donduruyor. ”İsyancılara karşı güvelik ekipmanları tahsisi ” adlı haberde Myanmar’ın Endonezya Büyükelçisi Ito Sumardi ülkesinin 2013 yılında Türkiye ve Güney Kore’den silah alımı yaptıklarını açıklıyor. 2013 yılı Budistlerin Arakan’da toplu katliam yaptığı yıl olarak biliniyor. Haberde Hükümetin sürekli silah alımı içinde olduğu dikkat çekiyor. Hükümetin Endonezya ile silah alımı konusunda anlaşmaya vardığı ancak silahların 2016 yılında teslim edileceği kaydediliyor. 2016 yılında olmasının sebebi ise 2013 yılında Türkiye ve Güney Kore’den alınan silahların varlığı. Ito şimdilik Endonezya’dan kurşun geçirmez yelek, kask, göz yaşartıcı gaz, kalkan alacaklarını söylüyor.
PINDAD ltd.co. Firması kiminle bağlantılı?
Müslümanları katleden Budist Myanmar devletine 2013 yılında PINDAD Ltd.Co. şirketi aracılığı ile silah satışı yapıldığı ifade ediliyor. 2016 yılında da söz konusu PINDAD Ltd.Co. şirketi aracılığı ile silah siparişi alım anlaşmaları imzaladığı ifade ediliyor. Myanmara’a silah satışı yapan Türkiye’nin bu şirketleri ne tür bir bağlantısı olduğu bilinmiyor.
Müslüman Ülkelerin Aymazlığı
Müslüman halklar Arakanlı kardeşleri için kah dua edip kah ekonomik yardımda bulunup, dertlerine derman olmaya çalışırken, Müslüman ülkelerin yöneticileri, katillere açıkça lojistik destek sağlıyor. Halklar ve yönetimler arsıdaki bu uçurum en çok İsrail ile devam eden ilişkilerde göze çarpıyor. Filistin’de yıllardır katliam yapan İsrail ile ticari ve ekonomik ilişkilerini sürdüren Müslüman ülkelerin bu ikircikli tutumu, direnen Müslüman halkların kolunu kanadını kırıyor.
AB ‘nin Yapmadığını Türkiye Mi Yapt?
AB uzunca bir süreden beri Myanmar yönetimine askeri ambargo uyguluyor. AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton, düzenlediği bir basın toplantısında, bu durumu “Bugün Myanmar’la ilişkilerimizde ekonomik ve siyasi yaptırımları sonlandırarak uzun bir faslı kapattık. Geriye sadece silah ambargosu kaldı.” sözleriyle deklare etmişti. O zaman şu sura önem kazanıyor. AB’nin silah ambargosu uyguladığı Budist yönetime silahları Türkiye ‘mi sattı?
Müslümanların Gönderdiği Yardımlar Budistlere Dağıtılmıştı
Myanmar’da yaşayan Arakanlı Müslümanlara Budist katillerin yaptığı zulüm ayyuka çıkarken, tüm dünyadaki Müslümanların Arakanlılara gönderdiği yardımların Budistlere gittiği ortaya çıkmıştı. Türk Kızılay’ı Genel Başkanı Ahmet Lütfi Akar gelen yardımların Kızılhaç ve Myanmar hükümetine teslim edildiğini açıklamıştı. Akar, Myanmar hükümet otoritesini ve oradaki Kızılhaç’ın partnerliğini kabul etmek zorunda olduklarının altını çizmişti. Müslümanların Arakan için gönderdiği zekatlar ve diğer yardımlar aynı zamanda Budistlerle de dağıtılacağı da alenen belirtilmişti.
Amaç Müslümanları Yok Etmek
Myanmar’daki rejim, uzun yıllar etnik olarak Burmalı, dini olarak da Budistlerden oluşan bir ulus-devlet inşa etmeye çalıştı. Bunun dışında lakan Müslümanları ise ya katlederek ya da göçe zorlayarak, yok etmeye çalıştı. Myanmar’da halkın yüzde 90’ı Budist. Müslümanlar nüfusun yüzde 4’ünü oluşturuyor.
ÖZEL HABER- MİLLİ GAZETE
KİM BU BUDİSTLER...
Arakan'da Müslümanları katleden Budist Myanmar hükümetine silahlar Türkiye'den gitmiş Bunu biz değil Myanmar'ın Endonezya Büyükelçisi söylüyor.
Budist Myanmar hükümetinin desteğiyle 2011 yılından itibaren şiddetini artırarak Arakanlı Müslümanlara kan kusturan Budist çeteler, tüm dünyanın gözü önünde Müslümanları her türlü zillete mahkum ederken, korkunç bir gerçek ortaya çıktı. Myanmar’ın başkenti Rangoon’da 14 Eylül 2014 günü yayınlanan R. Republica gazetesinde yer alan bir haber adeta insanın kanını donduruyor. Haberde Myanmar’ın Endonezya Büyükelçisi Ito Sumardi ülkesinin Türkiye ve Güney Kore’den silah alımı yaptıklarını açıklıyor. 2013 yılı Budistlerin Arakan’da toplu katliam yaptığı yıl olarak biliniyor.
Budistlere Uygulanan Silah Ambargosu Delindi
AB uzunca bir süreden beri Myanmar yönetimine askeri ambargo uyguluyor. AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton, düzenlediği basın toplantısında, bu durumu, “Bugün Myanmar’la ilişkilerimizde ekonomik ve siyasi yaptırımları sonlandırarak uzun bir faslı kapattık. Geriye sadece silah ambargosu kaldı” sözleriyle deklare etmişti. Öte yandan, Budist yönetim ambargoyu delmek için farklı yollar deniyor. AB’nin silah ambargosu uyguladığı Budist yönetime Türkiye ve Güney Kore’nin silah satışı büyük resme bakınca daha iyi anlaşılıyor.
Endonezya’dan Alımlar Devam Ediyor
Hükümetin Endonezya ile silah alımı konusunda anlaşmaya vardığı ancak silahların 2016 yılında teslim edileceği kaydediliyor. 2016 yılında olmasının sebebi ise Türkiye ve Güney Kore’den alınan silahların varlığı. Ito, şimdilik Endonezya’dan kurşun geçirmez yelek, kask, göz yaşartıcı gaz, kalkan alacaklarını söylüyor.
Cevap Bekleyen Sorular
Türkiye’de hangi kurum ve kuruluşların Myanmar yönetimine silah satışı yaptığı sorusu cevabını arıyor. Kim ya da kimler bu satışa aracı oldu?
Budistler Müslümanları doğrarken bu silahların kimlere karşı kullanılacağını hesaba katmadan, para hırsı ile Müslüman kardeşinin, ırz ve namusuna tasallut eden Budistlere, yapılan silah satışına niçin göz yumuldu?
Haberde adı geçen Pındad Ltd.Co. şirketinin Türkiye ile bağlantısı ne?
Müslümanları katleden Myanmar Devleti’ne 2013 yılında Endonezya firması Lucas PINDAD Aerospace Ltd.Co şirketi aracılığı ile silah satılmış mıdır?
Satılmışsa tutarı ne kadardır? Türkiye’de milyonlar Arakanlı kardeşleri için sokaklara çıkarken, miting ve gösterilerle zulmü telin ederken, bütün bu ağıtlara kulak tıkayarak Budistlere silah satan, o ‘Budistler’ kim…
Müslüman Ülkelerin Aymazlığı
Müslüman halklar Arakanlı kardeşleri için kâh dua edip kâh ekonomik yardımda bulunup, dertlerine derman olmaya çalışırken, Müslüman ülkelerin yöneticileri, ne yazık ki katillere açıkça lojistik destek sağlıyor. Halklar ve yönetimler arasıdaki bu uçurum en çok İsrail ile devam eden ilişkilerde göze çarpıyor. Filistin’de yıllardır katliam yapan İsrail ile ticari ve ekonomik ilişkilerini sürdüren Müslüman ülkelerin bu ikircikli tutumu, direnen Müslüman halkların kolunu kanadını kırıyor. Türkiye ve Endonezya’dan Myanmar’a silah satışı bu vahametin en iyi örneği.
Müslümanların Gönderdiği Yardımlar Budistlere Dağıtılmıştı
Myanmar’da yaşayan Arakanlı Müslümanlara Budist katillerin yaptığı zulüm ayyuka çıkarken, tüm dünyadaki Müslümanların Arakanlılara gönderdiği yardımların Budistlere gittiği ortaya çıkmıştı. Türk Kızılay’ı Genel Başkanı Ahmet Lütfi Akar döneminde toplanan yardımların Kızılhaç ve Myanmar hükümetine teslim edildiğini açıklamıştı. Akar, Myanmar hükümet otoritesini ve oradaki Kızılhaç’ın partnerliğini kabul etmek zorunda olduklarının altını çizmişti. Müslümanların Arakan için gönderdiği zekatlar ve diğer yardımlar aynı zamanda Budistlere de dağıtılacağı alenen belirtilmişti.
Budist Mynamar hükümetinin desteğiyle 2011 yılından itibaren şiddetini artırarak Arakanlı Müslümanlara kan kusturan Budist çeteler, tüm dünyanın gözü önünde Müslümanları her türlü zillete mahkum ederken, korkunç bir gerçek ortaya çıktı. Myanmar’ın başkenti Rangoon’da 14 Eylül 2014 günü yayınlanan R. Republica gazetesinde yer alan bilgiler adeta insanın kanını donduruyor. Haberde Myanmar’ın Endonezya Büyükelçisi Ito Sumardi ülkesinin 2013 yılında Türkiye ve Güney Kore’den silah alımı yaptıklarını açıklıyor. 2013 yılı Budistlerin Arakan’da toplu katliam yaptığı yıl olarak biliniyor.
Myanmar’ın başkenti Rangoon’da 14 Eylül 2014 günü yayınlanan R.Republica gazetesi’nde yer alan bilgiler adeta insanın kanını donduruyor. ”İsyancılara karşı güvelik ekipmanları tahsisi ” adlı haberde Myanmar’ın Endonezya Büyükelçisi Ito Sumardi ülkesinin 2013 yılında Türkiye ve Güney Kore’den silah alımı yaptıklarını açıklıyor. 2013 yılı Budistlerin Arakan’da toplu katliam yaptığı yıl olarak biliniyor. Haberde Hükümetin sürekli silah alımı içinde olduğu dikkat çekiyor. Hükümetin Endonezya ile silah alımı konusunda anlaşmaya vardığı ancak silahların 2016 yılında teslim edileceği kaydediliyor. 2016 yılında olmasının sebebi ise 2013 yılında Türkiye ve Güney Kore’den alınan silahların varlığı. Ito şimdilik Endonezya’dan kurşun geçirmez yelek, kask, göz yaşartıcı gaz, kalkan alacaklarını söylüyor.
PINDAD ltd.co. Firması kiminle bağlantılı?
Müslümanları katleden Budist Myanmar devletine 2013 yılında PINDAD Ltd.Co. şirketi aracılığı ile silah satışı yapıldığı ifade ediliyor. 2016 yılında da söz konusu PINDAD Ltd.Co. şirketi aracılığı ile silah siparişi alım anlaşmaları imzaladığı ifade ediliyor. Myanmara’a silah satışı yapan Türkiye’nin bu şirketleri ne tür bir bağlantısı olduğu bilinmiyor.
Müslüman Ülkelerin Aymazlığı
Müslüman halklar Arakanlı kardeşleri için kah dua edip kah ekonomik yardımda bulunup, dertlerine derman olmaya çalışırken, Müslüman ülkelerin yöneticileri, katillere açıkça lojistik destek sağlıyor. Halklar ve yönetimler arsıdaki bu uçurum en çok İsrail ile devam eden ilişkilerde göze çarpıyor. Filistin’de yıllardır katliam yapan İsrail ile ticari ve ekonomik ilişkilerini sürdüren Müslüman ülkelerin bu ikircikli tutumu, direnen Müslüman halkların kolunu kanadını kırıyor.
AB ‘nin Yapmadığını Türkiye Mi Yapt?
AB uzunca bir süreden beri Myanmar yönetimine askeri ambargo uyguluyor. AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton, düzenlediği bir basın toplantısında, bu durumu “Bugün Myanmar’la ilişkilerimizde ekonomik ve siyasi yaptırımları sonlandırarak uzun bir faslı kapattık. Geriye sadece silah ambargosu kaldı.” sözleriyle deklare etmişti. O zaman şu sura önem kazanıyor. AB’nin silah ambargosu uyguladığı Budist yönetime silahları Türkiye ‘mi sattı?
Müslümanların Gönderdiği Yardımlar Budistlere Dağıtılmıştı
Myanmar’da yaşayan Arakanlı Müslümanlara Budist katillerin yaptığı zulüm ayyuka çıkarken, tüm dünyadaki Müslümanların Arakanlılara gönderdiği yardımların Budistlere gittiği ortaya çıkmıştı. Türk Kızılay’ı Genel Başkanı Ahmet Lütfi Akar gelen yardımların Kızılhaç ve Myanmar hükümetine teslim edildiğini açıklamıştı. Akar, Myanmar hükümet otoritesini ve oradaki Kızılhaç’ın partnerliğini kabul etmek zorunda olduklarının altını çizmişti. Müslümanların Arakan için gönderdiği zekatlar ve diğer yardımlar aynı zamanda Budistlerle de dağıtılacağı da alenen belirtilmişti.
Amaç Müslümanları Yok Etmek
Myanmar’daki rejim, uzun yıllar etnik olarak Burmalı, dini olarak da Budistlerden oluşan bir ulus-devlet inşa etmeye çalıştı. Bunun dışında lakan Müslümanları ise ya katlederek ya da göçe zorlayarak, yok etmeye çalıştı. Myanmar’da halkın yüzde 90’ı Budist. Müslümanlar nüfusun yüzde 4’ünü oluşturuyor.
ÖZEL HABER- MİLLİ GAZETE
PKK Çerkesler üzerinde oyuna başladı

-
halkından önemli ölçüde desteğini yitirmeye başlayan kanlı terör örgütü PKK şimdi de pis ellerini Çerkeslere uzattı. Senaryo oldukça korkunç...
Uzun zamandır kanlı saldırılar gerçekleştiremeyen ve halk desteğini önemli ölçüde kaybeden eli kanlı terör örgütü PKK, yeniden destek arayışına girerken bu defa pis ellerini Çerkeslere uzattı.
http://www.haber46.com/haber/29193/pkk-cerkesler-uzerinde-oyuna-basladi.htm
İŞTE TÜRKİYE İSTATİSLİK KURUMUNUN KORKUNÇ VERİLERİ...
Türkiye’de geçen yıl suça sürüklenen çocuk sayısı 115.439.
Öte yandan suç işleme sayısı bir önceki yıla göre %14.5 oranında artmıştır.
Geçen yıl güvenlik birimlerine gelen veya getirilen çocuk sayısı 273.571 olmuştur.
Bu sayıda da bir önceki yıla göre %11.6 oranında artış vardır.
Geçtiğimiz yıl adli birimlere teslim edilen çocuk sayısı 103.278’dir.
Çocuklar arasında uyuşturucu kullanımı 11 yaşın altına düşmüştür.
48 binden fazla çocuk bağımlılık yapan madde kullanımı nedeniyle güvenlik birimlerine teslim edilmiştir.
Bunlar az buz rakamlar değildir. Yaklaşık 300.000 ailenin dramıdır.
Maalesef Milli Eğitim politikaları, aile politikaları, gençlik politikaları problem üretmektedir.
Kültür bakanlığımızın, medya kuruluşlarımızın değerlerimize yaklaşımı tam bir fecaattir.
Televizyon dizileri, internet, tabletler, akıllı telefonlar, bilgisayarlar çocuklarımızı bizden çalmaktadır.
Aileler bu hırsızlığın farkına varamamakta ya da geç varmaktadırlar.
Öte yandan bu ülkede cezaevleri dolup taşmaktadır.
Hırsızlıktan 28.325 kişi
Uyuşturucudan 26.906 kişi
Cinayetten 26.163 kişi
Yaralamadan 18.697 kişi
Gasptan 11.957 kişi
Cinsel suçlardan 11.957 kişi
Sahtecilikten 6.095 kişi tutuklu ya da hükümlüdür.
Son 10 yılda boşanma oranı %38 artmıştır.
2009 yılında 262 bin 364 hasta psikoloğa giderken, 2013 yılında 1 milyon 498 bin hasta psikoloğa gitmiştir.
Geçtiğimiz yıll İstanbul’da 6 milyon 523 bin kutu antidepresan kullanıldı.
Sağlık bakanlığı raporunda cinsel yolla bulaşan hastalık taşıyan 10.232 kişi var.
Bunlardan 7.528 HIV/AIDS hastası.
Frengi hastası sayısı ise 2.634.
HIV seyiri: 2010: 557, 2011: 619, 2012: 973, 2013: 1220.
Türkiye HIV değerlendirmesinde düşük rakamlı ülkeler arasında yer alsa da hasta sayısının sürekli artması endişe verici.
Haziran 2014 itibariyle toplam kredi hacmi 1 trilyon 123 milyar 474 milyon liraya çıktı.
Vatandaşın bankalara olan toplam borcu 348, 3 milyar lira
Bunun 260,8 milyar lirasını tüketici kredileri.
87,5 milyar lirasını da kredi kartları borcu oluşturdu.
Ve ülkemizde her 2 buçuk saatte bir intihar vakası yaşanıyor.
Madenlerde kazalar ve ölümler devam ediyor.
Yine ülkemizde asgari ücret açlık sınırının altında ve restorasyon metninde insan onuruna yakışır bir asgari ücret cümlesi yer almıyor.
İşte tam bu noktada size gazetelerde yar alan bir magazin haberini, Bugün gazetesinden Okan Işık’ın haberini aktarmak istiyorum:
["Kaderimin Yazıldığı Gün" adlı dizide başrol oynayan Özcan Deniz bölüm başı 96.000 lira alıyor. Hatırı sayılır bir rakama (96.000 liradan fazla olduğu ima ediliyor) imza attığı söylenen kadın başrol oyuncu Songül Öden "Mutlu olduğum projelerde yer alıyorum, paradan daha kıymetli olan şey, sette huzurlu ve mutlu olmaktır" dedi..
Ünlü artistlerin (bölüm başı) ücretleri şöyle: Beren Saat 69.000, Tuba Büyüküstün 65.000, Bergüzar Korel 55.000, Hazal Kaya 40.000, Serenay Sarıkaya 30.000, Fahriye Evcen 25.000, Farah Zeynep Abdullah 25.000 lira.
Yapımcıların bölüm başına televizyonlardan aldıkları ücretler ise 200-700 bin dolar arasında değişiyor. Muhteşem Yüzyıl'ın yapımcısı 2013-14 sezonunda 36,7 milyon lira kazanırken, urtlar Vadisi Pusu aynı sezonda yapımcısına 34,9 milyon lira kazandırdı.
![]() |